Yenemeyecek maddeleri yeme ya da Kemirme
Çiğneme veya kemirme davranışı, yavrunun normal araştırmacı hareketlerinden biridir. Genellikle köpekler , objeleri çiğneyerek, sertliğini ve lezzetini anlarlar. Özellikle üç, dört haftalıkken başlayan çiğneme, onlara oynamak kadar zevk verir. Aynca dişler çıkarken diş etlerindeki kaşıntıyı önler ve çene ile dişlerdeki bağlarının gelişmesi üzerine olumlu etkisi vardır.
Hayatlarının her döneminde, ağızlarıyla bir şeyler taşımaları da doğal bir davranıştır. Retriever gibi bazı köpek ırkları kemirmeye daha yatkındır. Özellikle köpek enerjisini başka türlü harcayamıyorsa bu davranış kaçınılmazdır. Normal kemirmeyle zararlı kemirmeyi birbirinden ayırmak gerekir. Tabii ki, kemirme alışkanlık haline gelmemelidir. Köpegin eski bir deri parçasını kemirmesine izin verilebilir, fakat yeni alınmış deri bir eldiveni çiğnemesi hoş değildir. Ancak çoğu yavru, aradaki bu farkı algılayamaz. Eğer yavrunun, ayakkabılan kemirmesini istemiyorsanız, ayakkabıları ondan uzak tutmaktan başka çare yoktur. Bu yönde, büyük köpeklere uygulanan davranış tedavisi yavrular için uygun değildir.
Özellikle küçükken çiğnemeleri için verilen oyuncaklara benzeyen materyalleri, büyüdüklerinde de çiğnemek isteyebilirler. Bu nedenle örneğin, sandalyenin minderlerini kemirmesini istemiyor sanız, yavruyken köpeğe o materyalden yapılmış oyuncaklar vermeyin. Yavruyu ip, sicim ve benzeri cisimlerle oynatmayın, çünkü yavru köpek, bu cisimleri, elbiselerde kullanılan maddelerden ayıramaz ve ileride parçalanmış elbise vs. gibi görüntülere şahit olursunuz. !!!
Yavrunun çiğnemesi bir ihtiyaçtır; bu yüzden, yavruya çiğnemesi uygun olan cisimler bulun ve onlan çiğnediğinde onu övün. Eğer belli bir çiğneme kemiğine ya da oyuncağına ilgi duyuyorsa, ona hemen temin edin. Şayet yavru bunu reddederse, fıstık ezmesi ile kaplayarak verin. Bunun yerine, maddenin oyuk bir yerine bir peynir veya sevdiği bir yiyeceğin parçasını sokabilirsiniz. Ama kauçuk, lastik gibi oyuncaklan bu amaçla vermeyin (maalesef, marketlerde bu tür materyalden yapılmış çeşit çeşit köpek oyuncaklan vardır). Bu sefer, her lastik veya kauçuk materyalden yapılmış, oyuncak olmayan objeleri de kemirebilirler .
Daha ileride, çiğneme kemiklerinin arasına daha büyük ve gerçek kemikler de katabilirsiniz (tavuk kemiği veya tüm hayvanların kaburga kemikleri hariç). Tabii ki, kemiği kaynatmak gereklidir.
Yavru, bazı oyuncakları attığınızda geri getirmesini öğrenmişse, onu yanlış bir cismi çiğnerken gördüğÜnüz anda ´´hayır´´ diyebilir ve ilgisini dağıtmak için bu oyuncaklardan birini atarak getirmesini isteyebilirsiniz. Bu yeterli olmadıysa çiğneme esnasında içi para dolu bir kutuyu sallayarak dikkatini çeker ve çiğnediği nesneyi alırız. Hemen çiğnemesi için uygun olan başka bir nesne verir ve onu okşarız. Daha yaşlı köpeklerin çiğnemesi de normaldir, ancak bazen de bunun nedeni bir hastalık olabilir (köpeğin dişleri ya da diş etleri ağrıyor olabilir ya da tam tersine böyle bir ağrı varken hiçbir şey çiğneyemez). Bazı durumlarda ise, çiğneme sıkılma ya da heyecana tepki olarak yapılır. Köpeğin çevresine, ilgisini çekebilecek şeyler yerleştirilmesi, köpeğinize daha fazla egzersiz yaptırma ve ona daha fazla vakit ayırma, sıkıntıdan kaynaklanan çiğnemeyi engellemede faydalı olur .
Toprağı kazıp çukur açma
Bu davranış, köpeklere atalanndan kalmıştır. Köpeklerin ataları, toprağı kazarak kendilerine sığınak hazırlardı. Bazen, sıcak havalarda serin yüzeylere ulaşmak, araştırmak, oyun oynamak veya gıdalanm saklamak amacıyla da kazarlardı.
Evcil köpekte de görülebilen bu davranışlar, bazen koca bir bahçenin perişan edilmesine neden olabilmektedir. Bahçe köpeği, gıdasını saklama dürtüsüyle mamayı, bazen kabıyla birlikte de gömebilir. Ev içinde yaşayan köpeğin, durup dururken mama kabını bumuyla itme davranışının temelinde de, (bilinçsiz gibi görünse de) mamayı saklama dürtüsünün olabileceğini düşünenler vardır .
Köpek, bu içgüdüsel davranışı, evde halı üzerinde de deneyebilir. Seçtiği noktayı önce iyice koklar, sonra ön ayaklarıyla kazma hareketleri yapar ve hayalinde kazdığı bu yerde birkaç dönme hareketi yaptıktan sonra ayaklarını bükmek suretiyle vücudunu alçaltarak bu hayali çukura girer ve muhtemelen içgüdülerine uygun bir hareket yapmış olmamn verdiği mutlulukla, bu çukura girdiğine inanır.
Gebelik bölümünde anlatıldığı gibi, kurtlara benzer şekilde, gebe köpekler de, kolay doğum ve yavrulannın emniyeti için çukur kazabilirler.
Toprak kazma, bazen bütün bunlann dışında obsessif-kompul-sif bir davranış bozukluğu olarak da karşımıza çıkabilir. Tembellikten sıkılan bir köpek, meşguliyeti olan bir köpektendaha fazla çukur kazar, bu yüzden köpeğinizin aktivitelerini, komut eğitimi, numaralar ve egzersiz ile arttırırsanız, çukur kazmasını önleyebilirsiniz.
Kuyruk Sallama
Köpekler sosyal gruplar içinde yaşadıkları için, çeşitli vasıtalarla birbirleriyle iletişim kurarlar. Bunlar arasında, kuyruk önemli bir yer tutar.
Köpeklerde kuyruk sallamanın birçok anlamı vardır. Dostça kuyruk sallamayı kelebeklere bile yaparlar, ancak cansız objelere yapmazlar. Köpeğin yemek gelirken kuyruk sallaması yemekten ziyade, getirene teşekkür anlamındadır.
Hafifçe sallanan kuyruk, dostluk ifadesi olabildiği gibi, hafif bir telaşı da ifade edebilir. Kuyruk sallamayı, her zaman dostluk ifadesi olarak algılayanlar varsa da bu, saldırgan köpeklerde de gözlenebilen bir davranıştır. Özellikle sert hareketlerle ve yukarıda tutularak sallanan kuyruk, tehdit anlamına gelir.
Kuyruğun kısılması korku ve endişeye işaret eder. Kuyruk kısılarak, arka bölgede bulunan üreme organları ve kuyruğun kendisi güvence alnına alınır. Bu bölge, ısırıldığında çok acı verir veya kanamalarla hayvanın hayatını tehlikeye sokabilir. Yine de bu bölgeyi güvence altına almanın önemli başka bir sebebi daha vardır; bir sürü hayvanı için sürünün devamını sağlayacak bu organların korunması çok önemlidir ve köpeğin içgüdüleri bunu emreder.
Yalama
Yalamanın birkaç anlamı vardır; Birincisi, kendi kıl bakımını yani tımarını yapmaktır. Malum, doğada saç fırçası olmadığı için köpek, bunu kendi imkanlarıyla yapmak zorundadır. Yalayarak kıllarını temizler, karışıklıkları düzeltir ve bu arada, zayıf kılları uzaklaştırır. Hatta, bir grup içerisindeki köpekler, birbirlerinin bakımlarını yapabilirler (Bu olaya allogrooming denir). Ayrıca yalayarak birbirlerinin yaralarını da tedavi ederler. Yalamayla yapılan bu tedavi ya da temizlikte, tükürükte bulunan hyolorinidaz enzimi önemli rol oynar. Bu enzim sayesinde kıllar üzerinde bulunan yağ, dışkı veya irin gibi organik maddeler kolayca temizlenir .
Diğer bir yalama şeklini anne köpeklerde gözleyebiliriz. Anneler, yalamayla yavrulannın tımarını yaptıkları gibi, yeni doğan yavruların solunum, işeme ve dışkılama faaliyetlerini uyanrlar. Ayrıca, kendi memelerini yaladıktan sonra, köpeğin ağzını ve burnunu yalar ve süt kokusunu yavruya hissettirirler. Böylece yavru, koklayarak annesinin memesini bulur .
Biraz daha büyük yavrular, büyük köpeklerin ağızlannı yalarlar (Bu hareketi insanlara da yaparlar). Bu hareket, olgun köpekte, avda elde edilip, mide yoluyla taşınan yiyeceğin çıkanlmasını (re-gurgitasyon) yani bir nevi kusulmasını uyarır. Bilindiği gibi, yavrular ava gidemediği için, yiyecekler yavrulara bu yolla taşınmaktadır.
Sürekli ve şiddetli yalamaların olduğu bazı vakalarda yorum yapmak zordur. Bu durum, kompulsif (bir nevi takıntı) bir davranış bozukluğundan kaynaklanabilir. Ama bu bozukluk, fazla sık görülmez.
Bir hastalığa bağlı olmadan, alışkanlık derecesinde yalama ise, muhtemelen köpeğin atalarından kalma davranışlanyla, sonradan öğrenmiş olduğu davranışların bir kombinasyonudur .
Köpekler, insanların elini yalamaktan hoşlanırlar. Genellikle, güven duydukları insanlara yönelik bu hareket, bir sevgi gösterisi olarak yorumlanmaktadır .
Yavrularını Yeme
Kannibalizm, yani yamyamlık olarak da adlandınlan bu davranışın, görüntüsüne bakarsanız, karnı doyurmak amacıyla yapıldığı izlenimini edinebilirsiniz. Ancak, bu amaçla yapılmış olma ihtimali yok denecek kadar azdır; zira köpekliğin kurallan çok kesindir ve annelik duyguları, insanlarınkinden az değildir. Ancak çeşitli nedenlerden dolayı, annelik davranışlan eksik olan köpekler, buna istisna teşkil ederler.
Bu davranışın çeşitli sebepleri vardır ve bunların tamamı, hayvanın içgüdüleri ve dürtüleriyle ilgilidir. Kurt sürülerinde ekolojik denge bakımından kontrollü çoğalma ve sürünün kalitesi açısın- dan güçsüz ve hastalıklı yavruların yenmesi son derece normaldir, hatta istenmeyen gebeliklerin neticesinde dogan yavruların da yenilebildigi söylenir. Annenin, hasta olan yavruyu fark edebilmesi için bazı işaretlerin olması gerekir. Örnegin; yavrunun hareketsizliği, vücudun soguk olması gibi.
Yavru yemede, hormonal etkiler de söz konusu olabilir. Gebelik sırasında üretilen progesteron, anneye sakinlik verir. Bu hormo nun yetersiz üretimi ve dogumdan sonra iyice azalması, hayvanda oluşan agresyonun yavrularına yönelmesine yol açabilir.
Bir görüşe göre, proteinden fakir beslenme neticesinde de kan nibalizm şekillenebilir. Hele ki, bazı yavrular yeniyor, diğerleri yenmiyorsa, bunda en önemli etken, diğer yavrulara yeterli süt ve rebilmek için köpeğin, protein ihtiyacını yenilen yavrulardan sağ laması olabilir .
Diger bir sebep de, doğumdan sonra, yavrunun göbek kordo nunu dişleriyle kopartırken, annenin bir hata sonucu yavruyu ye mesidir . Şöyle ki, yavrunun göbek kordonunu dişlemek, içgüdüsel bir davranıştır; anne köpek, kordonu dış kısımdan başlayarak yav runun göbegine kadar dişlemeye başlar ancak, bazen dürtülerine ve doğum heyecanına hakim olamayıp, göbege zarar verir ve hatta yavrunun tamamını yiyebilir. İgili bölümde yazdıgım gibi, bu dürtü, doğumdan birkaç saat sonra ortadan kalkacagı için böyle problemi olan köpeklerin yavruları, bu süre içerisinde anneden ayrılmalıdır.
Dışkı Yeme
Anne köpeğin, doğumdan sonraki ilk günlerde yavrulara ait dışkıları yemesi, hijyenik sebeplerden dolayı yararlı bir davranıştır. Ay rıca süt emen yavruların dışkısında tamamen sindirilmemiş olan protein yapısındaki maddeler annenin beslenmesinde de yarar sağlar
Çevrili olduğu bölmelerinden uzaklaşamayıp, dışkılarını, yine bölmeleri içine yapan köpeklerde kaprofaji daha çok görülmekte dir. Dışkı üzerinde yeterince sindirilmemiş olan besinler, köpek için çekici olabilir. Bu şekilde başlayan dışkı yeme davranışı, ileri de alışkanlık haline gelebilir. Bu davranış, taklit yoluyla diğer köpekler tarafından da öğrenilebilmektedir. Hele ki, bu hareketi yaptığı sırada hayvan sahibi tarafından azarlanmışsa, bu davranışın dikkat çektiğini öğrenmiş olur ve bunu kullanabilir.
İyi beslenemeyen, özellikle diyetlerinde mineral maddelerin ye terli olmadığı hayvanlarda, zevk sapıklığı denen bir davranış prob lemi nedeniyle de kaprofaji şekillenmektedir.
Bu tür davranışın tedavisinde, dışkının ortadan kaldırılması yetmemektedir. Beslenme şartları düzeltilir, sindirim bozukluğu tedavi edilir, hala problem devam ediyorsa, hayvanın dışkıdan tiksinmesini sağlayacak tedavi gerekir veya dışkı ortadan kaldırılmaz ve üzerine karabiber gibi itici maddelerin konulması denene bilir.
Pisliklere Sürünme
Bu davranışın sebepleri konusunda tam bir ittifak sağlanamamıştır. İki ana sebep üzerinde durulmaktadır. Bunlardan birincisi, köpeğin, üzerinde istemediği kokulardan kurtulmasıdır. Ömeğin bu, bizim sıktığımız bir parfüm olabilir. Bize güzel gelen bu koku, mutlaka köpeğe de güzel gelecek diye bir kayıt yoktur. Belki de köpeğe çok itici gelen bu kokunun, çok keskin olan başka bir ko kuyla bastırılması gerekecektir. Pislikler, özellikle başka hayvana ait dışkılar, bu amaç için çok uygundur. Hayvanın üzerindeki ko kudan kurtulma isteğinin nedeni, üzerindeki başka bir hayvanın kokusunu atmak olabilir. Özellikle, liderlik iddiasında bulunan köpekler birbirlerinin üzerine işerler veya anal bölgedeki bezlerden çıkan salgılan sürtmek suretiyle bulaştırırlar. İddiacı bir köpek için, başka iddiacı bir köpeğin kokusunu taşımak çok utandıncı olsa gerektir.
İkinci temel sebep ise kendi kokusunu gizlemektir . Özellikle ava giden bir hayvan, kokusunu belli etmemelidir. Keskin kokulu pisliklere veya rakibinin kaçmayacağı bir hayvana ait dışkılara sürünmek, çok ustaca bir av taktiğidir. Az ya da çok, her köpeğin içinde av güdüleri kalmıştır. Bu nedenle, av köpeği olmayan ırklar da dahi bu davranışı görmek mümkündür .
Heycanlanan ya da Yanlız Kalan Köpeğin İşemesi
Bu daha çok, ezik (sürü hiyerarşisi bakımından) köpeklerin proble midir. Yavruların, tuvaletlerini anne köpeğin yalayarak uyarma sıyla yaptığına değinmiştim. Bu, mekanik bir uyan olduğu kadar, ruhsal bir uyanımdır. Anne gibi baskın bir köpeğin uyanımları, alt seviyedeki hayvanın, idrannı salmasına neden olur .
Aynı davranışı, yetişkin bir köpek yapıyorsa, insan sahiplerin den baskıcı sinyaller almış ya da uyancı bir olay karşısında heye canlanmış demektir. Köpek sahibinin istemeden gönderdiği baskı- cı bir sinyal, üzerine yürümek, üzerine bir hareket yapmak, kucağa almak, kızmak, üzerine eğilerek ona bakmak ya da onunla konuşmak olabilir .
Köpek işerken, eğer sesinizi yükseltir ya da ona sert davranırsanız, olayı daha da büyütürsünüz. Bu esnada, isterseniz köpeği ke miklerini kırarcasına dövün, işemesine engel olamazsınız. Hatta köpek daha da ezik bir pozisyon alır ve bir daha sefere siz daha odaya girerken işemeye başlar. Bu nedenle, bu tür olaylarda, köpeğe son derece şefkatle ve güven vererek yaklaşmak gerekir.
Bazen, köpeğin özellikle sahibinin yatağına veya elbiselerine işediğine şahit oluruz. Dikkat ederseniz bu gibi yerler, sahibinin kokusunun en fazla olduğu yerlerdir. Hayvan yalnız kalıp, heye canlanırsa veya korkarsa, gideceği en güvenli yerler buralardır . Buraya işemesinin iki nedeni olabilir; birincisi bu bölgeyi sahiplen me içgüdüsü, ikincisi ise etraftaki yabancı kokuları bastırma arzu sudur.
Bu davranışı yaptı diye köpeği cezalandınrsak, acaba bu davra nışa engel mi oluruz, yoksa hayvan bir daha yalnız kaldığında yalnızlık korkusunun yanına, bir de ceza korkusunu mu ilave etmiş oluruz? Takdir sizindir.
Kitabın, öğrenme bölümünde değindiğim gibi, dikkat çekme davranışları da işemenin önemli diğer sebepleri arasında sayılabi lir.
Köpeklerin Sık Sık Burunlarının Üstünü Yalaması
Köpeklerin burunları üzerindeki devamlı nemli olması gereken bölgenin koku analizinde büyük önemi vardır. Burnu nemli olan köpek, daha iyi koku alır. Koku molekülleri nemli ve yapışkan özellikteki bu bölge tarafından analiz süresince tutulur. Analiz işle mi tamamlanınca, artık eskimiş olan bilginin silinmesi gerekir. Bu nedenle, köpeğin sık sık burnunun üstünü yaladığını görürüz. Eğer hayvan ateşlenirse, bu bölge kuruyacağı için, bu analizin ya pılma imkanı olamaz ve köpek, koku alamadığı için iştahı olsa da yemeği reddeder.